Günümüzde bir çok kişi, uykunun önemini göz ardı ediyor. Ancak son zamanlarda özellikle Amerika’da uykusuzluk, oldukça sık rastlanan bir sorun halini aldı. 12 milyon Amerikalı, “uyku apnesi” adlı hastalık nedeniyle geceleri rahat uyuyamıyor. Uyku apnesi, uyku esnasında kişinin nefes alıp vermesinin belki de yüzlerce kez durmasıyla ortaya çıkan bir rahatsızlık…
Rocky Mountain Uyku Bozuklukları Merkezi Başkanı James Pagel, uyku bozuklukları ve horlama konusunda uzman…Doktor Pagel, horlamayla ilgili ilginç hikayeler anlatıyor:
” Çok fazla horlayan hastalarım oldu. Geçen yaz La Junta’dan gelen bir hastam vardı. Hastanın horlaması o kadar şiddetliydi ki, bırakın ailesinin şikayetçi olmasını, ahırdaki atların bile rahatsız olduğunu söylüyordu. Pueblo’lu yaşlı bir kadın hastam da kendisini ziyarete gelen kızının mutfaktaki tabakların gece horultunun yarattığı titreşimden şıkırdadığını fark etmesi üzerine bana başvurmuştu. Colorado Springs’li hastamın hikayesi ise en ilginci…Bu genç adam, o kadar şiddetli horluyormuş ki komşuları en sonunda çevreye rahatsızlık verdiği ve huzuru bozduğu gerekçesiyle polise başvurmak zorunda kalmış…”
Uyku apnesi, hastanın nefes borusunun uyku sırasında aşırı derecede gevşemesi ya da üst solunum yollarındaki bir tıkanıklıkla ortaya çıkıyor. Bu durumda hastanın solunumu tamamen duruyor. Hasta uykudan ani olarak uyanıp nefes borusu yeniden açıldıktan sonra normal nefes alıp vermeye devam ediyor. Ancak uyku apneliler, her ne kadar bu sorunun farkında olmasalar da yanlarında ya da yakınlarında uyuyan kişilerin bu anormal durumu fark etmemeleri, neredeyse olanaksız… Doktor Pagel anlatıyor:
” Uyku apneli bir kişi, bir süre sessiz uyur. Bu süre zarfında hastanın solunumu, neredeyse durur. Bir süre sonra hasta horlayarak uyanır, hızlı hızlı nefes alıp vermeye başlar. Daha sonra hastanın nefes alıp verişi yine durur. “
Bazı uyku apnelilerin solunumu gece boyunca sadece bir kaç kez kesintiye uğruyor. Ancak uzmanlara göre bu durumda iyi bir gece uykusu uyumak, yine de mümkün… Doktor Pagel bazı hastaların solunumunun bir saat içinde 60 kez durabildiğini, hatta kimi uyku apnelilerin bir dakikadan daha fazla süreyle nefessiz kalabildiklerini söylüyor. Uzun süren uykusuzluk dönemi de uyku apneli hastalarda baş dönmesi, gündüz uyuklama hali, depresyon, dikkatsizlik, halsizlik ve hafıza kaybına neden oluyor. Uyku apneliler ayrıca kaza yapmaya çok daha meyilli. Ancak uzmanlar, uyku apnesinin yol açtığı en büyük sorunun stres olduğunu belirtiyor. Uyku apneli hastalar o kadar büyük stres altında yaşıyor ki, bu kişilerin strese bağlı kalp krizi geçirme olasılığı oldukça yüksek. Bu nedenle uyku apnesi son zamanların en ciddi sağlık sorunlarından biri haline geldi.
Amerikan Uyku Uzmanları Birliği’nin geçenlerde Denver’da düzenlediği konferansın başlıca konularından biri, hangi kişilerin daha fazla risk altında olduğuydu. Uzmanlar, gecenin büyük bir kısmını horlayarak geçiren kişilerin uyku apnesi hastalığına yakalanma riski taşıdığı konusunda görüş birliği içinde..Uyku apnesine ayrıca erkeklerde, kadınlara oranla daha sık rastlanıyor. Uyku uzmanı doktor Elizabeth Beothy, anne adaylarının özellikle hamileliğin son üç ayında uyku apnesi sorunuyla karşı karşıya kalabileceklerine dikkat çekiyor:
” Hamileliğin son üç ayı, ilk üç aya oranla çok daha sıkıntılı geçer. Uyku sırasında solunumla ilgili sorunlar da son üç ayda en üst düzeye çıkar. “
Doktor Beothy, bebeğin anne rahminde büyümesi ve rahmin genişlemesinin akciğerler ve nefes borusu üzerine baskı yaptığını söylüyor. Hamilelik sırasında hormon dengesinin değişime uğraması da uyku sırasında nefes alıp vermeyi güçleştirebiliyor. Doktor Beothy, şişman anne adaylarının çok daha fazla risk altında olduğunu söylüyor:
” Beden kitle endeksi 35’in üzerinde olan kişiler, aşırı şişman kategorisine giriyor. Aşırı şişman bir kadının hamileliği sırasında uyku apnesi sorunu yaşama olasılığı, normal kiloya sahip bir kadına oranla 7-8 kat artıyor. “